Cuma, Nisan 21, 2006

Zayıflamanın yeni formülü: GI Diyeti

Bugünkü Milliyet gazetesinde yayınlanan bir haber ilginizi çekebilir diye düşünerek buraya koyuyorum.Umarım diyetinizi planlarken bu bilgiler işinize yarar.Özellikle trafik ışığı sistemi çok ilginç geldi bana.

Yiyecekleri sindirilme hızına göre sınıflayan "Glisemik İndeks"e (GI) dayanan GI Diyeti, sağlıklı zayıflamak isteyenler için birebir!

"GI DİET" adlı kitap ABD, Kanada ve İngiltere dahil pek çok ülkede en çok satanlar listesine girdi. Rick Gallop'un yazdığı, 10'dan fazla dile çevrilen kitap, açlık ya da mahrumiyet hissetmeden, kalori, karbonhidrat ya da puan hesaplamak zorunda kalmadan kilo vermeyi vaat ediyor. Yiyecekleri sindirilme hızlarına göre sınıflandıran "Glisemik İndeks"e (GI) dayanan GI Diyeti, zayıflamak isteyenlere sağlıklı beslenme kuralları çerçevesinde tavsiyeler sunuyor.
BESLENME ve diyet uzmanı Dilara Koçak, "Glisemik İndeks"i "Kan şekerini yükseltme hızı" olarak tanımlıyor. Koçak, GI Diyeti'nin ana prensiplerini de şöyle açıklıyor: "Bu diyet lifli gıdalar, kabuklu meyveler, kuru baklagiller gibi Glisemik İndeksi düşük besinleri yemeye izin veriyor. Özellikle hipoglisemisi (kan şekeri düşük) olanlarda Glisemik İndeks'e göre diyet yazıyoruz. GI Diyeti bunu tüm insanlara öneriyor."

Trafik ışığı sistemiyle zayıflatıyor

GI Diyeti'nin temel özelliği "herkesin uygulayabileceği bir diyet olması." Bu diyet programı, kolay izlenebilen trafik ışığı sistemiyle doğru yiyeceği seçmeyi kolaylaştırıyor. Yedikleriniz, 'yenmesi yasak olan-kırmızılar', 'izin verilen-sarılar' ve 'yenilebilir-yeşiller' olarak renklere göre sınıflandırılıyor.
GI Diyeti, beslenme alışkanlıklarınızı değiştirerek diyabet ve kalp hastalıklarını engellemenize de yardımcı oluyor. Bu diyet hamur işlerini, şerbetli ve şekerli besinleri ve de rafine edilmiş gıdaları yasaklıyor. Çünkü bu besinler kan şekeri seviyesini kolaylıkla değiştirip yeniden acıkmaya neden olduğu gibi sağlığı da tehlikeye atıyor.

Perşembe, Nisan 20, 2006

KİLOMDA SON DURUM...

Aslında bu yazımı daha önce yazacaktım ama Pazar günü yaşadığım şoktan sonra anca toparlanabildim.1 hafta önce yani 13 Nisan'da diyetisyenimi ziyaret ettim.Sabahtan dersim vardı bu yüzden öğlenden sonra gittim.Ben genelde sabahları aç karnına tartılırım ama orda öğleden sonra tartılmak zorunda kaldım .Yine de 78.7 kg çıktım.Yuppiiii!!!Resim koyamadığım için haftanın yıldızlığına aday olamadım ama en kısa zamanda bu problemi çözeceğim.İlk gittiğim zaman 86 kg idim.Yani tam tamına 7.3 kg vermişim.(Maşaallah!!!)Diyetisyenim çok şaşırdı.Bu kadarını beklemiyordum doğrusu dedi.Tabii o bana evde oturan az hareketli bir ev hanımına göre bir diyet vermişti .Ben aniden hareketlenip işe girmiştim.Diyetime çoğu zaman uymama rağmen ara sıra kaçamaklarım oluyor tabii.Mesela Pazartesi günü bir öğretmen arkadaşımın doğum günüydü ve diyeti biraz bozdum.Bugün de dayanamayıp 1 adet lokma yedim.Okulda öğle saatlerinde hiç boş vaktim olmadığı için (sadece ders aralarında 10 dk. var) pek birşey yiyemiyorum ama sürekli su içiyorum.Eve gelince birşeyler yiyorum.Sonra da sıvı karışımımdan içiyorum.O beni tıkıyor.Akşamları pek fazla birşey yiyemiyorum.Diyetisyenim daha hareketli olduğum için kalori miktarını artıracaktı ama ben orda olanları bile bazen yiyemediğimi söyleyince daha da hafifletti.Listem hemen hemen öncekiyle aynı ama daha az şey var:

Kahvaltı:1 kepekli simit (veya 2 dilim kepekli ekmek)
1 domates ve salatalık
5 adet zeytin
20 gr. krem peynir(beyaz) veya 40 gr.yağsız beyaz peynir veya 20 gr. dil peyniri
1-2 bardak yeşil çay veya limonlu açık normal çay

arada:diyet bisküvi veya kraker
Öğlen:90-100 gr. kadar yağsız kıymadan hazırlanmış köfte(veya diyet ton balığı-1 küçük kutu+20 gr. light mayonez+domates,salatalık ve yeşil biberle hazırlanmış kepekli sandviç ekmeği içinde sandviç)
2 dilim kepekli tost ekmeği
domates-salatalık-biber
1 su bardağı diyet kola
arada:
az yağsız sütle hazırlanmış nescafe veya 1 kupa cappucino(yaklaşık 53 kalori)
akşam:
4 kaşık etli veya etsiz çok az yağla hazırlanmış sebze yemeği
2 kaşık pilav veya makarna veya kepek ekmeği
100 gr.yağsız yoğurt
veya 40 gr. nesfit ve 125 ml yağsız süt
veya meyvalı yağsız yoğurt
gece:meyva

Yeni gelişmeleri size en kısa zamanda bildireceğim.Hepinize sevgiler ...

Pazartesi, Nisan 17, 2006

MEDYADAKİ YAZIMIZ(HENÜZ GÖRMEMİŞ OLANLAR İÇİN)!

Evet sonunda bu da oldu.Medyaya malzeme olduk.Pazar günü son gelişmeleri yazmak için bloğumu açtığım zaman bir arkadaşımızın yazısıyla karşılaştım.Önce onun verdiği linklere tıklayarak hakkımızdaki yazıları okudum sonra da gidip bir gazete alarak resimli mi basmışlar diye kontrol ettim.Hiç böyle birşey beklemediğim için öncelikle şok oldum tabii.Yazıyı merak edenler varsa buyursun:

Diyet kardeşliği

Sibel ARNA (HÜRRİYET PAZAR)

Adres: diyetkardesligi.blogspot.com. Tıkladığınızda karşınıza şöyle bir yazı çıkıyor: "Bizler diyet yapan kişileriz. Amacımız bu süreçte birbirimize destek olabilmek. Dünyanın her yanında blogunu Türkçe yazan ve diyet yapan herkese açığız.


Aramıza katılmak isterseniz, diyetkardesligi@gmail.com adresine blogunuzun adresini postalayın. Sadece dayanışma ve paylaşım için birlikteyiz." Diyet kardeşliği blogu, aralık ayında açıldı. Şu anda 70 tane üyesi var. Hepsi blogger, hepsi diyet yapıyor. Diyet reçetelerini, kalori cetvellerini, hafif yemek tariflerini paylaşıyorlar. Şişmanlara has sorunlara çözüm buluyorlar. Mesela tombul bacaklılar için çizme üreten ayakkabıcıdan bahsediyorlar. Kimin kaç kilo verdiğini ya da veremediğini herkes biliyor. Cep telefonlarıyla tartının fotoğraflarını çekip bloglarında yayınlıyorlar. Bir hafta içinde kim en çok kiloyu verirse onu, "Haftanın yıldızı" seçiyorlar.

KARDEŞLİK PROJESİNİN LİDERİ

Diyet kardeşliği blogunun fikri Elif Doğan'a ait. Doğan 27 yaşında bir ilkokul öğretmeni. İstanbul'da yaşıyor. 14 yaşından beri diyet yapıyor. Çok hızlı kilo alıp veriyor. Bir yıl 55'ken ertesi yıl 100 kilo olabiliyor. Blog yazmaya "iamxtralarge.blogspot.com" sitesini açarak başladı. Çok uğraşmasına rağmen bir türlü 90 kilonun altına inemeyince, "Bir gün 90 kilonun altına inersem tekrar yazarım" dedi ve sustu. Diyet kardeşliği fikri tam da bu zamanlarda aklına geldi. Bu zorlu sınavda insanların birbirlerine yardımcı olması gerektiğini düşündü. diyetkardesligi.blogspot.com'u kurdu. Türkçe yayınlanan bütün blogları okudu, diyetle ilgili olanlara mesaj yolladı. Diyet kardeşliğinden bahsetti, üye olmalarını sağladı. Şu anda 70 üye var. Elif Doğan, diyet kardeşliği blogunun www.diyetkardesligi.com adresinde bir siteye dönüşeceğini söylüyor. Ve açtığı diğer siteleri şöyle anlatıyor: "Diyet yemek tarifleri yazdığımız bir blog var. hafiftatlar.blogspot.com. O da yakın zamanda www.hafiftatlar.com'a dönüşecek ve kapsamlı bir diyet sitesi olacak. Bir de inceldikce.blogspot.com var ki, bu site bizim iletişim sitemiz. Diyet kardeşliğinin muhabbet mekanı yani..."

Yazar: Fatoş

http://fatosfatos.blogspot.com/

Kilo verirsem Mömo bana bilezik alacak Ankara'da yaşıyor.

4 Mömo'yla bol ödüllü ve kilo vermeli bir sözleşmeye imza attık. Sözleşmemize göre, 5 ayda 25 kilo vereceğim. Eğer becerirsem, Mömo bana her ay o beğendiğim bilezikten bir tane alacak.

4 Spor yapmak için salona gidecektim. Ama internette dolaşırken Çin pilavının tarifini gördüm. Sonra... Tamam kabul ediyorum, suçluyum:(

Yazar: Hülya

http://benimdiyetim.blogspot.com/

Lahana çorbamı içemedim İzmir'de yaşıyor. ODTÜ kimya mezunu. Kıbrıslı.

Pazartesi lahana çorbası diyetine girmiştim. Salı günü Sevgililer Günü idi. O gün eşime onu şok edecek bir süpriz yapmak istedim ve kuaföre giderek kendimi tamamen değiştirdim. O akşam eşim özel bir şey planlamadığı ve beni görünce tamamıyle şok olduğu için annemlerle kutladık. Tabii lahana çorbamı içemedim.

Yazar: Hello Kitty

http://sevimlitombullar.blogspot.com/

Şişmanları ancak şişman olanlar anlar

İngiltere'de yaşıyor. Sloganı, "Sabır sabır ya sabır." Kendini şöyle anlatıyor: "1.53 cm boyunda, 100 kiloyum. 28 yaşındayım. Evliyim. Eğer ideal kiloma ulaşırsam hamile kalmayı istiyorum."

Şişmanları ancak şişman olanlar anlar!!! Depresyona girip yemenin, sevinip yemenin, üzülüp yemenin, regl öncesi yemenin, çabuk acıkmanın, iradeye sahip olamamanın, nasıl şeyler olduğunu zayıf veya ideal kiloda olanların anlamaları çok zor!

Yazar: Ece23

http://www.blogcu.com/yengecinsanalgunlugu/

59 ne hoş geliyor

26 yaşında. Bursa'da yaşıyor. 4 yıllık evli. 71 kilo olduğu için çocuk düşünememekten yakınıyor.

Uzun zamandır 65'in altına inmedim, ama hatırlıyorum, geçen sene ağustosta "59" olmuştum. Yaaa, 59 ne hoş geliyor, hem kulağa hem bedene... İpincecik oluvermiştim sanki. Herkesler hayran kalıvermiştiler bana.

4 İki çocuklu manken gibi anneleri etrafımda görmek beni daha da mutsuz ediyor.

Yazar: Obez Anne

http://obezanne.blogspot.com/

Taştan biraz yumuşak her şeyi yerim

33 yaşındayım, iki çocuğumun başındayım. Şu anda kilom 80 küsür (küsuratın ne önemi var canım.) Hem ev kadını, hem iş kadını, hem anne, hem eş, üstüne üstlük bir de obezim.

Anket yaptılar. En sevdiğim dört yiyeceği sordular. Benim gibi bir obeze bu sorulur mu? Taştan biraz yumuşak her şeyi yerim.

Yazar: Yoyo İnsanı

http://yoyoinsani.blogspot.com/

Yoyo insanı olmak demek

Yoyo insanı olmak, yıllarca rejime başlayıp bazen başarılı olup bazen başarısız olmayı gerektirir. Sözde bilinçli olanları bile, tombiklik, rejim, özgüven döngüsüne kapılıp "Allahım napıyorum ben böyle?" noktasına gelebilirler. Su şişesiyle bütünleşik bir yaşam, civardaki tüm yerlerden yemek siparişi verilebilen bir telefon defteri ve pazartesilerden nefret etmek en belirgin özellikleridir.

Yazar: Tontontombo

http://www.tontontombo.

Bana hakaret edin, beni aşağılayın

30 yaşında. 2 çocuk annesi. Yengeç burcu.

Pazar gecesi eşime yaptırdığım 2 hamburger ekmeğine karışık tost yedim ve çok utanıyorum kendimden. Bana hakaret edin, beni aşağılayın, rezil olayım buralarda.

KRİZ BAŞLADI. GÖZÜM AYDIN. Bu regl dönemleri başımın belasıdır oldum olası zaten. Eve gelirken neden çikolata almadın diye eşimle kavga ettim. Bir de adama demişim ki, aman hayatım eve abur cubur sokma, bak dayanamam yerim. Yazıklar olsun bana, utanmadan adamla kavga et bir de.

Yazar: Die or diet

http://die-or-diet.blogspot.com/

Yardım edin bana

22 yaşında. İstanbul'da yaşıyor.

4 Evet ikinci günün son saatlerindeyim. Hálá hiçbir şey yemedim. Kilo 62.6 oldu.

4 Niye hep böyle oluyor? Tutamıyorum boğazımı... Yedim işte yine yedim. Kendimden soğuyorum yedikçe.

4 Toplam iki koca tabak makarna ve bezelye yedim... 4 kare de çikolata!!! Yardım edin bana ya...

Yazar: Prugna

http://prugnaplum.blogspot.com/

Leblebiyi almak için eğildim ve caaart

İstanbul'da yaşıyor. Vazgeçemeyeceklerini şöyle sıralıyor: Kahve, çikolata, peynir çeşitleri ve mor olan her şey.

4 Açık pembe, fitilli kadife, düşük bel, paçalar hafif bol, 40 beden. Çok severdim. Bu sabah onu giymeye karar verdim. Fermuarını ve düğmesini kapatmak için yatağa uzanmam gerekti ama oldu üstüme. Mutfağa gittim, lay lay looom diye. Kahvaltı ederken halının üstünde bir leblebi tanesi gördüm. Nasıl düşmüş oraya, Prugna nefret eder böyle şeylerden. Fıstık yeşili güzelim sandalyemdem kalktım, leblebiyi almak için eğildim ve caaart, pembişimin kıçı patladı, boydan boya... Önce gülme krizi tuttu, sonra ağlamaya başladım.

Yazar: Arımaya Silgisi

http://arimayasilgisi.blogspot.com/

Amerikalılar sağolsun

21 yaşında. Öğrenci. Amerika'da yaşıyor: Sağolsunlar yağsız, kalorisi düşük mayonez çıkarmış Amerikalılar. Amerika'nın en sevdiğim yönü, yağsız cipsdir, yağsız-şekersiz dondurmadır, bol miktarda mevcut.

Yazar: NK

http://aglayannar.blogspot.com/

Artık kendimle barışık değilim

Yaşı 38: Yüzyıllardır şişmanım. Yıllardır kendimle barışık oldugumu söyledim. Hatta herkes söyledi. Ama artık bundan emin değilim. Zayıf olmak istiyorum. Otobüste, minübüste insanların yanımdan kalkıp başka yerlere gittiğini görmekten utanır oldum. Hiçbir yere sığmıyorum artık. Çok mutsuzum. Çok mutsuzummm.

Yazar: CaLoricoLic

http://caloricolic.blogspot.com/

Boğaz tutulmamı gerçekleştiriyorum

Diyete başladığında 72 kiloydu. Şimdi 65. Yaşı 23: "1.68cm boyunda, üniversite son sınıf öğrencisi, kendini bildi bileli rejim yapmaya çalışan biri. Niye caLoricoLic? Çünkü alışveriş yaparken, bir şey yerken içerken, her bir şeyde kalorilere hastalık boyutunda bakmadan duramayan biri!.."

4 Dün okulda neredeyse kilo verdiğimi farkedip tepki vermeyen kalmadı. Herkes şaşkınlıkla eriyip gidiyorsun, ne kadar çok kilo verdin dedi. Hiç ummadığım kişiler bile. Ama illa bi densiz çıkacak ya o da kalkıp şey dedi: "Evet bayağı zayıflamışsın, üstte bişi kalmamış ama kusura bakma da arkadan bakınca aynen duruyor." Salak benim totoma laf etti.

4 1 Nisan itibari ile boğaz tutulmamı gerçekleştiriyorum. Zor saatler atlattım dün. Buzdolabı kapağı defalarca açılıp açılıp kapandı ama sonuçta elim boş durmayı başardım.

Yazar: Biyonik Kedi

http://biyonikkedi.blogspot.com/

Allah dert vermemiş, kıç-baş uğraşıyoruz

Evli, iki kızı var. Öğretmen. 34 yaşında. Muğla'da yaşıyor.

4 Ulan diyorum, "Amaaaan Biyonik, boşver, hayat kısa, iyi yaşa lan." Geberip gideceğiz bu dünyadan. Varsın kefenim 38 beden değil, 46 beden olsun. Varsın tabutumu 6 değil, 10 kişi taşısın. Ama mezar taşımda, "Rahmetli hep diyetteydi, ama bakın, O da geberip gitti" yazmasın diyorum. Fakat sabah pantolona küfeyi zor sığdırınca, "Yok anam yok, yarın kesinlikle diyete başlıyorum" diyorum. Böyle bir kısır döngü işte. Anasını sattığımın dünyasında, Allah dert vermemiş, kıç-baş uğraşıyoruz herhalde. Bilmem ki?

Yazar: Crystal

http://crystalsdreams.blogspot.com/

Tıp dilinde YUH diyoruz

İstanbul'da yaşıyor.

4 Paylaşım kısmı tamam ama diyet olayına çözüm olmadı benim bu blog. Ben diyet işinde çok fena çuvalladım.

4 Korkunç tablo tartının ekranına yansıyıverdi hemencecik. Doktorum konuyu şöyle özetledi efendim: Sevgili Kıristıl, biz buna tıp dilinde YUH diyoruz. Koptum ben, sinirden gülüyorum, kahkahalar durmuyor bende, krize girdim.

Yazar: N-lightening

http://n-lightening.blogspot.com/

Diyetisyeni bıraktım inada geldim

4 Diyetisyeni bıraktım ya, inada geldim acayip. Salak, sen beni zayıflatamadın, ben kendim zayıfladım, demek istiyorum!

4 Canım deli gibi tahinli kurabiye çekiyor! Eve gidip yapmaktan korkuyorum arkadaşlar. Yemekten kalktığımda üstüne tatlı bir şey yemezsem yemeğin bittiği sinyalini almıyor vücudum. Hani 21 günde alışılıyordu? İki aydır alışamadı gitti benim vücut!

Yazar: Alone Girl

http://www.evdekalmis.blogspot.com/

Benimkisi genetik

4 Aslında çok şişman değilim sadece hamile zannedilebilecek bir göbeğim var. Üstüm ve altım ince. Annemin de kendinden önce köşeyi dönen bir göbeği var yani benimkisi genetik.

4 Her akşam, bir sonraki sabah için, tamam yarın başlıyorum diyorum. Öğleye kadar iyi kötü idare ediyorum. Ama öğleden sonra yine bende olay bitiyor. Her yemekten sonra pişman oluyorum. Sevgili de yok. Daha çocuk da doğurmadım.

KARDEŞLİĞİN 2 ERKEK ÜYESİ

Yazar: Türk Kası

http://turkkasi.blogspot.com/

Diyet yapan liseli kızlar gibiyim

30 yaşında. Diyet yapmaya karar verince bu blogu açmış. 7 Aralık 2005'de 88 kilo ile başlamış. Şu anda 83,5 kilo.

4 Bugün aramızda yaklaşık 45 kiloluk bir fark olan sevgilimin ve pantolonlarımın zorlamalarına boyun eğip diyet yapmaya başladım. Diyet ile olan tek ilgimin ölüm ile sonuçlanan, bir haftalık salata kürü olmasını tamamen gözardı ederek baskülün huzuruna çıkıyorum. Aslında diyet dediğim şey de öğün başına yediğim bir ekmeği azaltıp yarım ekmek yapmaktan ibaret.

4 Adım adım ilerliyorum. Bugün "diyet yapan 41 kiloluk liseli kızlar" gibi yarım kilo vermiş olarak güne başladım. Ve artık böylesine küsürat sayılabilecek değişimlerden bile zevk alan bir bünyeye sahibim.

Yazar: Uludobi

http://uludobi.blogspot.com/

Göbeğimdeki yağlar uykumda beni kovalar

Boyu 1.89 cm, kilosu 111 kg. Yaşı 26. 30 kilo vermek zorunda olduğunu söylüyor.

4 Diyetteyim. Uludobi gururla sunar. Göbeğimdeki yağlar, uykumda beni kovalar.

Cumartesi, Nisan 08, 2006

ARTIK BİR İŞİM VAR!!!

(BURADAKİ RESMİMİ GAZETELERE ONU DA YAYINLARLAR DİYE KALDIRMAK ZORUNDA KALDIM.KUSURA BAKMAYIN!!!)
Uzun bir aradan sonra yine bloğuma yazabiliyorum.Bu arada diyeti mümkün olduğunca bozmamaya çalışsam da iki hafta sonu üstüste bozdum ama Pazartesi yine devam ettim.Diyet kardeşlerimin bazı soruları oldu bu arada öncelikle onlara cevap vereyim.Diyetisyenimle ilgili sorular gelmişti önce.Diyetisyenim eşimin işyerinin diyetisyeni aslında ve dışardan hasta kabul etmiyor.Ben eşimin adına gidiyorum.Ücretini de tam olarak bilemiyorum çünkü eşim kendisi ilgilenecekti o konuyla.Ama şirkete özel bir fiyat olacaktır herhalde.İsteyen olursa sorabilirim.Kendisi Gaziemir’de.Adı Dilek Başaran.Kendisiyle ayda 1 kere görüşebileceğiz ama bu arada istediğim zaman kendisini arayabileceğim.
Bu bloğun adresini ona vereceğim.Zaten Diyet kardeşlerinden de bahsettim çok hoşuna gitti.Sizlerin bloklarını da buradan ziyaret edebilir böylece ve öneriler bırakabilir.Kendisine rica edeceğim.
Tam olarak 13 Mart’ta başladım diyete.Ayda yaklaşık 4-6 kg arası vermemi bekliyor.Tekrar 13 Nisan’da gideceğim eğer bir aksilik olmazsa.Kilomu da o gün açıklamak istiyorum size.Verdiği diyete elimden geldiğince uymaya çalıştım ama arada dayanamayıp bozduğum oluyor.Bunları ona söyledim.Ama çok kızdığını söyleyemem.Ne de olsa ben kendi iyiliğim için kilo vermeye çalışıyorum.Onun fazla kazanacağı birşey yok.Sizlere söylediğim karışımı yaklaşık hergün içmeye çalışıyorum.Yeşil çay pek sevmediğim için ben sade suyla yapıyorum.Bir de iki limonla olunca çok ekşi olduğu için tek limona düşürdüm.Bu sıvı yağları yakıyormuş.Bunu hazırladığım çaydanlık yaklaşık 3mm. kalınlığında kireç kaplıydı.Bunu kaynattığım ilk gün bir baktım pırıl pırıl olmuş.İçimizi de böyle temizliyor herhalde.Bir nevi por-çöz değil de yağ-çöz(!).Bir de sanırım iştah kesiyor.Bundan birkaç bardak içince listedeki şeyleri zorla yiyorum.Öğle yemeğinden sonra içmeye başlıyorum genelde.Akşam üstü canım hiçbirşey yemek istemiyor.Yalnız spor olayı sadece yürüyüşle sınırlı kaldı şimdilik.İlk 1 hafta her gün en az 10 dk. bisiklete zorla da olsa bindim, ama bu aralar bahar yorgunluğu mudur nedir bir halsizlik var üzerimde.Diyetisyenden gidince ekstra vitamin falan isterim belki de.
Bu günlerde hayatımda bir değişiklik oldu.Geçen hafta İngilizce öğretmenliği yapmam için beni aradılar.Bu hafta işlemlerimi tamamlayıp okula başladım.Okul bana yakın sayılır, ama oldukça tepede olduğu için 2 vasıtayla gitmem gerekiyor.Bazen vakit olunca bir vasıtalık yolu yürüyerek gitmeye çalışıyorum.Öğrencilerim çok yaramaz.4-5-6 lara İngilizce öğretmeye çalışıyorum.Öğretmenleri dayanamayıp tayin istemiş.6.sınıflarla başım dertte.Hiç dinlemiyorlar.Bütün gün bağırıp durmak zorunda kaldım.Ders araları sadece 10 dakika.Yemek yemeğe pek vakit bulamıyorum.Sadece bol bol su içiyorum.Eve gelince öğle yemeğimi 3 gibi filan yiyebiliyorum.Tabii akşam yemeği için pek fazla iştahım kalmıyor.Daha bu ilk haftamdı.Gelecek hafta sınav yapacağım.Bakalım ne olacak? Çok uzun yazıp sizi sıkmak istemem.13 Nisan’dan sonra size sonuçları bildiririm.Bu arada belirteyim aldığım kıyafetler artık bana oluyorçKeşke daha küçük alsaydım.Aslında bu haftanın yıldızı ben olabilirim! bunu haftalık değil de aylık yapalım.ayın belirli bir günü olsun mesela.Ne dersiniz?
Sarı saçlı resmimi bir türlü fırsat bulup yayınlayamadım size.Bir tane cep telle çekilmiş olanı buraya yükleyebildim sonunda .İdare edin artık.Zayıflayınca daha güzelini koyarım. Diyetisyenimin yeni önerileri olursa sizinle hemen paylaşmaya çalışacağım.Sağlık ve Sevgi hayatınızdan eksik olmasın.