Pazartesi, Şubat 27, 2006

PAZARTESİ NEŞENİZ:-)))


Diyet yaparken vakit daha çabuk geçsin diye mail okuyorum.Bu arada çok beğendiğim mailleri sizlerle paylaşmaya devam ediyorum.Çocuğu olanlar bu yazıyı okurken gülümseyeceklerdir eminim.Olmayanlar ise mutlaka kendi çocukluklarından birşeyler bulacaklardır.

ÖĞRENMENİN YAŞI YOKTUR. ÖĞRENDİKLERİMİZİN ÇOĞUNU ÇOCUKKEN ÖĞRENİRİZ

İYİ YAPILMIŞ BİR İŞİ TAKDİR ETMEYİ
"Bana bakın, gidin birbirinizi dışarıda gebertin, evi daha yeni
temizledim...!!!"

DUALARIN GÜCÜNÜ:
"Yat kalk dua et ki baban müzik setinin bozulduğunu fark etmedi..."

ZAMANA KARŞI YARIŞMAYI:
"O oyuncaklarını topla yoksa bir tekme attığım gibi hepsini karşı
sahilden toplarsın.."


MANTIKLI DÜŞÜNMEYİ
"Ben öyle diyorsam öyledir...!!!"

İLERİ GÖRÜŞLÜ OLMAYI:
"Çıkmadan önce temiz bi çamaşır giy.. yolda Allah korusun başına
birşey gelir kirli çamaşırla etrafa rezil olursun."

HAYATIN TRAJİKOMİK YANLARINI:
"Sen daha orda gülmeye devam et, birazdan ben seni tam güldürücem..."

HAYATIN ÇELİŞKİLERLE DOLU OLDUĞUNU:
"Kapa çeneni ve çorbanı iç ..!!"

DAYANIKLI OLMAYI:
O ıspanak bitene kadar sofradan kalkmak YOK..!!!"

HAVA RAPORU TAHMİNİ YAPMAYI:
" Şu dağınıklığa bak... yabancı biri görse odanın ortasından kasırga
geçmiş sanır..."

ABARTMAYI:
"Sana 500 bin defa söyledim kirli ayakkabılarınla içeri girme diye..!!"

DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİNİ:
"Babana çekeceğine biraz bana çekseydin ne olurdu ..."

OLAĞANÜSTÜ DURUMLARA HAZIRLIKLI OLMAYI:
"Dinleme bakalım anne sözü dinleme...!!! "Kafana meteor düşecek kenara
çekil" diye bağırsam onu bile dinlemezsin di mi......!!!!"

KISKANMAYI:
"Dünyada senin annen baban gibi mükemmel bir aileye sahip olmayan, kaç
milyon çocuk var biliyor musun..."

SABIRLI OLMAYI;
"Baban eve gelsin, sen görürsün''

HAKKIMIZI ALACAĞIMIZI;
"Eve vardığımızda ben bilirim sana yapacağımı"

DIYALOG KURMAYI;
"Sana bir şey sorduğumda cevap ver...!!"
"Ne söyleyeyim anne?"
"Sus!! Bana cevap verme!!!"

TIP BILGİLERİNİ:
"Gözlerini şaşı yaparken bir gün öyle kalıvereceksin"

OLGUN OLMAYI;
"Bu tabağın hepsini bitirmezsen asla büyüyemezsin."

GENETİK BİLGİLERİ;
"Sen de o lanet olası babana çektin."

BİLGELİĞİ
"Benim yaşıma gel de anlarsın o zaman."

VE ...ADALETİ;
"Bir gün senin de çocukların olacak.. İnşallah onlar da sana senin
şimdi bana yaptıklarını yaparlar..."


Perşembe, Şubat 23, 2006

SIK SIK TUTAN YEME KRİZLERİ!!!

Arkadaşlar aşağıda tam da benim şu aralarki durumuma uygun bir yazı var. Sizlerle paylaşmayı uygun gördüm. Sık sık diyetimi bozma nedenim belki de budur diye düşünüyorum.Sizler de aynı durumla karşılaşmış olabilirsiniz ,bu yüzden bir okuyun derim ben:-)

Yeme Krizleri

Diyet yapan herkesin başına gelen ara ara tekrarlayan bir yeme davranışıdır. Baskılanan yeme davranışları patlama tarzında bir dalgalanmayla sizi yeme davranışına itebilir. Her ne kadar bu davranışa engel olmaya çalışsanız da bazen engelleyemezsiniz.

Kendiniz psikolojik olarak diyete hazırlamamışsanız diyetiniz sırasında sık yeme krizlerine kapılırsınız. Bu krizleri engellemek için diyet başlangıcında psikolojik olarak iyi bir hazırlık yapmanız gerekir. Diyetinizi uygulama kararlığı bu krizleri kolay atlatmanızı sağlayacaktır.

Diyetinizde mutlaka sizin sevdiğiniz besinlerden oluşan ve tüketim oranları yüksek menülerden oluşmalıdır. Diyetiniz kendinizden parçalar taşımazsa zamanla diyeti uygulamakta zorluklar çekmeye başlayabilirsiniz.

Diyetiniz hazırlarken kendi kişisel özellikleriniz doğrultusunda, vazgeçemedikleriniz için diyetisyeninizle pazarlık yapınız. İstediğiniz besinleri diyetinize eklenmesiyle kendinizi psikolojik olarak daha rahat ve güvende hissedeceksinizdir.

Yeme krizlerini engellemek için mutlaka 6 öğünde sürekli bir yeme düzeni oluşturarak, kendiniz aç hissetmenizi engelleyebilirsiniz. 6 öğün beslenmeyle kan şekeriniz daha kolay düzenleyebilir, hızlı acıkmanızı engelleyebilirsiniz.

Koymuş olduğunuz hedeflere ulaşmak için diyetinize bağlı kaldığınızda ve konulan hedeflere yaklaştıkça diyetinize yemek istediğiniz bazı besinleri ekleyerek yeme krizlerini engelleyebilirsiniz. Diyetinize haftada bir tatlı, kek, pasta, börek ekleyerek kendinize güven verebilirsiniz.

Yaşamınızdaki günlük değişiklikleri diyetinize yansıtmanızı gerekir. Bir iş toplantısına katıldığınızda diyetiniz buna göre düzenleyerek hafif bir yemekle, bir kaç kadeh şaraba göre düzenleyebilirsiniz. Arkadaşlarla toplantılarınızda diyetinizde bulunmayan kek veya pastayı diyetinize ekleyerek günlük hayatınıza devam edebilirsiniz.

Yapacağınız fiziksel aktivitelerinizin zamanı gün içerisinde diyetisyeninizle iyi planlamanız gerekir. Hatalı yapacağınız fiziksel aktivite kan şekerinizde hızlı değişikliklerle aktivite sonrasında kan şekerinizdeki düşmeler neden olur. Bu nedenle kendinizi halsiz hissedebilir yada aç hissetmeniz sağlayabilir. Bu tür hatalı davranışlar diyetiniz yapmanız engelleyebilir yada yaşam kalitenizde düşmelere neden olabilir.

Bulumia olarak adlandırılan bir yeme davranış bozukluğunda; kişiler yemeleri gereken miktarlardan çok daha fazla yemek yerler ve yemek sonrasında bu durumlarından pişman oldukları için yediklerini kusarlar. Diyet yapan kişilerde olduğu gibi belirli aralıklarla çok yeme dürtüleri görülse de diyet yapanlardaki davranışlarla bulumialardaki davranışlarda fark vardır. Diyet yapanlar monotonlaşmadan yada istediklerini yiyemedikleri için çok yerler ve sonradan diyetlerini bozdukları için pişman olurlar. Diyetlerini bozan kişiler ipin ucu kaçtığı için eski alışkanlıklarına dönerler yada diyetlerine devam ederler. Bulumialarda ise bu davranış psikolojik bir saplantı durumuna gelmiştir, psikolojik tedavi almaları gerekmektedir.
(Dyt. Gökmen Gök )

Çarşamba, Şubat 22, 2006

HEPİMİZ ÖREN BAYANLAR OLDUK BU SIRALAR:-)))

Aşağıdaki yazı bana mail ile geldi ve çok hoşuma gittiği için sizlerle de paylaşmak istedim.İnşallah sizler de beğenirsiniz.Bu arada evli olan arkadaşlara soruyorum sizinki hangi kategoriye giriyor?

BİR ISPANAK BİR KADIN ON KOCA VE BİR KAŞIK YOĞURT?

Kadin aksam isten çikar,
Çocugu yuvadan alir,
Markete geçer ispanak alir,
Kostura kostura eve döner,
Çocugu soyar elini yüzünü yikar,
Kendi üstünü degistirir,
Mutfaga kosar...

Bi yandan ispanaklari yikar bi yandan çocugun sorularina ve ihtiyaçlarina cevap verir.
Bi yandan sofrayi hazirla O DA NE YOGURT ALMAYI UNUTMUSTUR! Yogurtsuz ispanak olmaz

Hemen kocasini arar.

Kocadan Kocaya degisen cevaplar:

1) Ben geç gelecegim. Toplantim var Yogurtsuz yiyin ( laçkalasmis koca)

2) Ben geç gelecegim Çok üzgünüm tühhhhhh simdi ispanak da yogurtsuz olmaz
ki E yogurt getireyim kapidan birakayim hemen döneyim toplanti bu kaçirsam
olmaz Mazallah daglara taslara isten atilma sebebim olur sonra yogurt
dökecek ispanak bile bulamayiz ( aldatan koca ya da eve gelmemek için
bahane arayan koca ,ama bi yandan da vicdani sizlayan koca..)

3) Aradiginzi numaraya su anda ulasilamiyor........(Iste bu aldatan koca)

4) Mendebur kadin ispanagi aldin da yogurdu niye almadin! ("kazma" tipi koca )

5) Igggghhhh yine mi ispanak. Otlaya otlaya sigir olduk ("kalas" tipi koca)

6) Tamam alirim (monotonlasmis koca)

7) tamam alirim baska bisey lazim mi? ( Normal koca)

8) Tamam hayatim alirim baska bi istegin var mi? ( Olmasi gereken koca)

9) amannn ispanakla mi ugrastin? Yapmadiysan birak ya disardan söyleyelim ya da disarda yiyelim (Süper koca)

Olagandisi 1 durum

1) kadin aksam eve gelir Buzdolabindan dün aksam yapilmis yemegi çikartir Açar bakar ispanak. Ama dolapta yogurt yok kocasini arar :

" Ispanagi yapmissin ama yogurt almamissin Unutma gelirken getir"

Bu arada merak eden arkadaşlar varsa bu sıralar belirli bir diyet programı uygulayamıyorum.Çünkü oldukça hastayım.Ama yediklerime dikkat etmeye çalışıyorum.Gelecek haftadan itibaren en iyi uygulayabildiğim diyet programı olan kalori hesabına geçeceğim.Oyalanmak için ben de Dali gibi sürekli bir şeyler örüp duruyorum.Yakında örgü dükkanı açarsam hiç şaşırmayın:-)

Pazar, Şubat 19, 2006

GEÇEN HAFTANIN ÖZETİ???

Yaklaşık 1 haftadır bloğuma yazamadım.Pazartesi lahana çorbası diyetine girmiştim.Salı günü sevgililer günüydü.O gün eşime onu şok edecek bir süpriz yapmak istedim ve kuaföre giderek kendimi tamamen değiştirecek birşey yaptım.Daha önceleri saçım kestane kızıl karışımıydı.Yani kızıl röflelerim vardı.Ama çabuk sıkılan bir insanım ne yazık ki. Hiç denemediğim birşey denemeye karar verdim ve kuaförüme baştan aşağı değişmek istiyorum dedim.Saçımı sapsarı yapın ve sarı da balyaj yapın.Bu saçı döndürmemiz çok zor falan dedi ama onu ikna etmeyi başardım.Saçıma bir sürü işlem uyguladı.Saat 12:00’de gittiğim kuaförden neredeyse 17:30’a doğru çıktım.Beni almaya annem geldi ve görür görmez şok oldu.Kaşlarımın rengini de 1 ton açmış çok hoş bir şekilde de kesmişti.Üzerimdeki fıstık yeşili bluz ve hırkayla tam bir sarışın olmuştum.Herkes yadırgar diye bekledim ama kızıldan daha çok beğendiler. Yeşil lenslerimle de oldukça doğal durmuştu.Aslında önce kilo verip sonra böyle bir değişiklik yapacaktım ama Arzum’u dinledim ve önce saçımla başladım.Bu şevkle belki daha çabuk kilo veririm diye düşünüyorum.O akşam eşim özel bir şey planlamadığı ve beni görünce tamamıyle şok olduğu için annemlerle kutladık. Tabii lahana çorbamı içemedim.Zaten bir gün önceden kırıklığım vardı.Kuaförde de iyice üşütmüşüm.Saçımı kaç kere yıkadıklarını hatırlamıyorum çünkü.Boynumu ıslak bırakmışlar.Boğazım çok feci ağrıdı sonra. Diğer günler boğazımı iyileştirmek için çeşitli şeyler yaptım.Annemler Cuma günü Kıbrıs’a döneceklerdi.Onlar gitmeden yetiştireyim diye Perşembe günü aşure yaptım.İlk defa denedim ve hiç fena olmadı.Tabii kendim de tatmak zorunda kaldım mecburen.Cuma günü de annemler bizden gidceklerdi havaalanına.Onalrla birlikte yine yedim tabii.Sonra onlar gidince üzüldüm ve yine teselliyi buzdolabında aradım.Bugün annemler ve oğlum Kıbrıs’a döneli 2 gün oldu.Anca biraz toparlandım. Pazartesi yeni birşeyler bulmalıyım. Lahana çorbası diyetim elimde olmayan nedenlerden ötürü başarısızlıkla sonuçlandı çünkü.Bunun sonucunu merakla bekleyen dostlarımı hayal kırıklığına uğrattığım için özür diliyorum ama bana göre bir diyet değilmiş anlaşılan.Ya da ben kötü bir zamanda denemeye kalktım.Pazartesi daha önceleri bana çok kilo verdiren kalori hesabıma başlamayı düşünüyorum.İlk hafta dayanınca insan alışıyor ve sonra hızla kilo veriyor.İsteyenlere günbe gün neler yediğimi ve kaç gr. Verdiğimi veya veremediğimi yazacağım.Hepinize Sağlıklı günler.

Perşembe, Şubat 16, 2006

Kolesterol diyeti ile kolesterole meydan okuyun...

Bu ay aşure ayı olduğu için sanırım hepiniz gerek kendinizin pişirdiği gerekse komşularınızın getirdiği aşureleri az da olsa dayanamayıp yediniz-Şahsen ben öyle yaptım.-Bu arada eğer kolestrolünüz yüksekse ve neleri rahat rahat yiyemeyeceğinizi merak ettiyseniz diye bu konuyla ilgili bulduğum bir diyeti sizin için aşağıya koydum.Bu arada belirtmeden geçemiyeceğim aşure tavsiye edilen gıdalar arasında.Yani diyetinizi etkilemeyecek kadar az miktarda rahatça yiyebilirsiniz.:-) Eğer hala pişirmemiş olanınız varsa yarın kendi pişirdiğim aşurenin tarifini MUTFAKTA BİRİ Mİ VAR sitesine ekleyeceğim.

Kolesterol diyeti ile kolesterole meydan okuyun...
Kolesterol diyetle hedeflenen miktara inmemiş ise ilaç tedavisi gündeme geliyor. Ancak ilaç tedavisi genellikle çok fazla tavsiye edilmiyor.

Kalp ve beden sağlığının en büyük düşmanlarından biri kolesterol. Yüksek kolesterolün kontrol altına alınması ile yaşam süresini uzatmak ve kalp–damar hastalıklarına bağlı ölümleri azaltmak mümkün.

Kolesterol yaşam için gerekli olan mum kıvamında yağımsı bir madde. Beyin, sinirler, kalp, barsaklar, kaslar ve karaciğer başta olmak üzere tüm vücutta yaygın olarak bulunuyor. Vücut kolesterolü kullanarak kortizon ve seks hormonu gibi hormonları, D vitamini ve yağı sindiren safra asitlerinin yapımını sağlıyor.

Tüm bu işlemler için kanda çok az miktarda kolesterol bulunması yeterli. Ancak kanda kolesterol düzeyinin yüksek olması, kalp krizi için çok önemli bir risk faktörü. Acıbadem Hastanesi Kadıköy İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Koptagel İlgün yüksel kolesterolün etkileriyle ilgili şunları söylüyor:

"Kanda kolesterol yüksek bulununca bu yağ kıvamındaki madde tıpkı bir su borusunun pislik ve kireçlenmelerle tıkanıp suyun az akması gibi yıllar içinde yavaş yavaş damar duvarına birikir, kan damarları sertleşir, daralır hatta tıkanır."

Etkileri
Kolesterolün yüksek olması sadece kalp sağlığını etkilemiyor. Beyni besleyen damarlarda tıkanma veya daralma, felç, konuşma bozukluğu, dengesiz yürüme ve bilinç kaybına sebep oluyor. Kısacası hangi organın damarında ise ona bağlı şikayetler görülüyor. Bununla birlikte sanılanın aksine kolesterol ile yüksek tansiyon arasında doğrudan bir ilişki yok. Prof. Dr. İlgün konuyla ilgili şunları söylüyor:

"Kolesterol yüksekliği, yüksek tansiyona, yüksek tansiyonda kolesterol yüksekliğine yol açmaz. Ancak ikisi de kan damarlarının etkilenmesine sebep olur. Yüksek tansiyon damarlardaki kan basıncını artırarak yırtılmalara ve aşınmalara sebep olur, yüksek kolesterolde damar cidarına birikerek aşınma ve daralma yapar. Ama her ikisi de kan damarına birbirlerinin verdiği zararı artırırlar, ortaya çıkmasını kolaylaştırırlar."

Yüksek kolesterolün beden sağlığı üzerindeki etkileri çok büyük olduğu için 20 yaş üzeri tüm yetişkinlerin kolesterol ölçümü yaptırması gerekiyor. Kolesterol 200 mg. altında ise normal kabul ediliyor. 200 - 239 arası sınırda yüksek; 240 mg. üstü ise yüksek kolesterol sınıfına giriyor.

Kolesterol yüksekliğinin nedenleri
Kolesterol düzeyinin yüksek ya da düşük olmasını birçok faktör belirliyor. Bu etkenlerden biri kalıtım. Vücudun yaptığı kolesterol miktarı kısmen genler tarafından belirleniyor ve yüksek kolesterol nesilden nesile geçiş gösterebiliyor. Bununla birlikte kolesterol düzeyini en çok etkileyen faktör yanlış beslenme alışkanlıkları.

Yiyeceklerdeki iki besin grubu, kolesterol düzeyinin yükselmesine yol açıyor: Daha çok hayvansal besinlerde bulunan doymuş yağlar ve yalnızca hayvansal ürünlerle alınan kolesterol.

Gıda: Tahıllar
Tavsiye edilenler:
Kepekli buğday, makarna,pirinç,Bulgur, mısır gevreği
Kaçınılması gerenler: Açma, poğaça
Gıda: Süt ürünleri
Tavsiye edilenler: Yağsız süt, yoğurt, az yağlı peynir
Kaçınılması gerenler: Tam yağlı süt, peynir, yoğurt, kaymak
Gıda: Deniz ürünleri
Tavsiye edilenler: Balık, istiridye
Kaçınılması gerenler: Karides, kalamar, havyar v.s.
Gıda: Etler
Tavsiye edilenler:
Tavuk, hindi
Kaçınılması gerenler: Kırmızı et, salam, sosis, sucuk pastırma, ördek ve kaz eti
Gıda: Tahıllar
Tavsiye edilenler:
Yağsız sütle yapılan tatlılar,aşure
Kaçınılması gerenler:
Baklava, kremalı pasta, dondurma,çikolatalı tatlılar
Gıda: Kuruyemiş
Tavsiye edilenler:
Ceviz, badem, kestane
Kaçınılması gerenler: Hindistan cevizi

Bunların yanı sıra bütün taze ve dondurulmuş sebzeler, kuru baklagiller, haşlama patates, yumurta beyazı, çay kahve ve az kalorili meşrubat kolesterol hastalarına tavsiye ediliyor. Tuzlu konserve halinde sebze, cips, yumurta sarısı, mayonez, hazır salata sosları, fazla tuz, tereyağı, iç ve kuyruk yağı, margarinlerden ise kesinlikle sakınmak gerekiyor.

Son çare: İlaç tedavisi

Kolesterol diyetle hedeflenen miktara inmemiş ise ilaç tedavisi gündeme geliyor. Ancak ilaç tedavisi genellikle çok fazla tavsiye edilmiyor. Prof. Dr. İlgün bunun sebebini şöyle açıklıyor: "Hayat boyu sürecek tedavinin ne kadar güvenilir olduğu bütün ilaçları için gösterilmemiştir. Bu nedenle yüksek kolesterol düzeyi olan bireylerin korunmasında öncelikle diyet tedavisinde ısrarlı olunması, ilaçların yüksek risk taşıyan hastalar saklanması gerekir. Diğer risk faktörlerini düşürme yoluna önem verilmelidir."

Pazartesi, Şubat 13, 2006

LAHANA DİYETİNDE 1.GÜN:-(

En nihayet bugün lahana çorbası diyetime başladım.Sabahtan beri yediklerim:
2 elma
2 mandalina
5 kase kadar çorba.
Aslında bu sabah biraz keyifsiz kalktım.Midemde çürük yumurta tadı vardı ve çok üşüyordum.Annem midemi üşütmüş olabileceğimi söyledi.Kızımı okula yolladıktan sonra bir süre yattım.Sonra kalkıp çorbamı ısıttım.Benimki biraz kereviz ağırlıklı olmuş herhalde.Bolbol kereviz tadı aldım içerken.Sanırım psikolojik olarak sürekli açlık hissediyorum.Elma yiyince demidem kazınıyor.Portakal yiyeyim arada dedim ama balkonda bırakmıştım herhalde ıslanmış, hepsi de küflenmiş.Elma ve mandalinayla idare edeceğim şimdilik.Aslında burda muzlar bana bakıyor şimdi ama ilk gün muza izin yok.Şimdi gidip bir nescafe içmeyi düşünüyorum.Azıcık da yağsız süt ilave edeceğim.Sütsüz içemiyorum çünkü.Çay içersem midem kazınır diye düşünüyorum.Çorba beni pek tok tutmadı nedense. Bakalım akşama kadar nasıl dayanacağım.Şimdi kızım geldi ve ona birşeyler hazırladım.Henüz kahvemi içmedim ama midem bulanmaya ve başım ağrımaya başladı.bunun diyetle ilgisi olmadığına eminim .Sanırım kızım soğukalgınlığını bana sattı. Bu yazıyı yazarken parmaklarım zor hareket ediyor çünkü buz tutmak üzereler.Halbuki klima sabhtan beri 30 derecede yanıyor ama heyhat! Ben üşüyorum.

Cumartesi, Şubat 11, 2006

SOBELEDİM EBELEDİM :-)

Dalican beni 27 Ocak tarihinde sobelemişti anca şimdi cevap yazabiliyorum.soru şuydu:
“Son Günlerde en çok dinlediğin 3 Hit parçan En sevdiğin,
Vazgeçemediğin 3 parça birde bir tanesinin sözleri”
Nasıl ayırt edeyim bilmiyorum.Sözleri ruhuma deyen bütün şarkıları severim ben.bi de kıpır kıpır hareketli olan ve bana dans etme isteği veren parçaları.Yine de onları 3’e indirmeye çalışacağım:
1.Keremcem’den :Nerelere gideyim?
2.Mihriban-İbrahim Sadri-şiir versiyonu
3.Phantom Planet’den :California(The O.C. Dizisinin müziği)
vazgeçemediklerim-
1. Rafet el Roman’dan Yalancı Şahidim
2.Sevmek için yaratılmış-Kıraç
3.Barış Manço-Can bedenden çıkmayınca

aslında o kadar çok var ki buraya sığmaz.
Buraya Kıraç’ın Şarkısının bildiğim kadarıyla sözlerini yazacağım:

Gülmek için yaratılmış
Gözlerde yaşlar niye
Sevmek için yaratılmış
Kalpler hep bomboş niye
Yok yok yalan deme
Sevgi denen o gerçeğe
Yok yok yalan deme
Sevgi denen o gerçeğe
Sevmek acı gerçek acı
Benzer hep birbirine.

Sözlerinin bu kadarını biliyorum.

Dali’ciğim hemen herkesi sobelediği için bize pek sobeleyecek insan kalmamış ben de
Çiğdem, N-lightening ve biyonikkedi ‘yi sobeliyorum.
Hadi bakalım kolay gelsin.

Cuma, Şubat 10, 2006

YİNE YOK YAZILDIM HERHALDE!!!!

Herkese Merhabalar,
Biliyorum yine yok yazıldım birkaç gündür ama şartlar öyle gerektirdi bir türlü fırsat bulamadım.Lahana çorbamı 9ltlik bir düdüklü tencere dolusu pişirdim. Çok duru bişey oldu. Sonra onu robottan geçirerek porsiyonluk miktarlar halinde derin dondurucuya kaldırdım.İlk pişirdiğim gün merak içinde hepimiz denedik.Tadını hiçde kötü bulmadım ben. Kereviz nefis bir koku vermiş. Gerçekten de tok tutuyor üstelik.Onu içince canım başka hiçbirşey istemedi. Artan suyunu da su yerine içmek için bir şişeye doldurarak buzdolabına kaldırdım.Ondan da bir bardak denedim onu da sevdim.Daha önce de soğan çorbası diyeti denemiştim ben.Onun çorbasının tadı daha kötü olduğu halde 1 hafta dayanabilmiştim. Henüz ciddi anlamda başlayamadım diyetine yalnız. Nedenine gelince bugün oruçluyum. Dün de öyleydim. Aşure günü dolayısıyla ablamla iki gündür oruç tuttuk. Orucu da lahana çorbasıyla bozmayı istemedim tabii ki. Başlayınca devam etmek gerekiyor.Ben biraz çay kahve hastasıyım bu diyette onları içemeyecek miyim hiç bilmiyorum.Bilen varsa ve beni bilgilendirirse çok sevineceğim.Pazartesi başmayı gerçekten çok istiyorum.Eğer bir aksilik çıkmazsa ilk gün yediğim herşeyi ve kaç gr veya kilo kaybettiğimi buraya yazmaya çalışacağım.Şimdi iftar için mercimek çorbası, etli nohut ve tavuklu pilav pişiriyorum.Tatlı olarak da aşure yemeyi düşünüyorum.Eh! 1 hafta az yiyeceğim biraz bugün iftarda kendime bakayım bari.
Herkese kolay gelsin:-)

Perşembe, Şubat 02, 2006

İŞTE ÇOK MERAK ETTİĞİM LAHANA ÇORBASI DİYETİ!!!

Lahana çorbası (Çorbalı diyet)
Gelecek haftadan itibaren bu diyeti uygulamak istiyorum.Bakalım yararı olacak mı? Başka denemek isteyen olursa diye çorbasıyla birlikte tarifini koyuyorum. Deneyenler bana sonuçlarını bildirirse çok sevinirim.İçinde kırmızı et de olduğu için özellikle tercih ettim.Hadi bakalım hepimize kolay gelsin!

Kadınlar arasında lahana çorbası olarak anılan bu sebze çorbalı diyet, mucizevi bir biçimde bir haftada tam 8 kilo verdiriyor!!!!! Kimi diyetisyenler vücudun bu kadar kısa sürede kilo vermesine karşı çıksa da henüz hiçbir diyetisyen böylesine kısa sürede kilo verdiren bu diyetten kadınları alıkoyamıyor. Yalnız bu diyeti yaparken kendinizi çok fazla yormamalı, bol su içmeli ve ekstra vitamin almalısınız.
1. gün
İstediğiniz kadar meyve (muz hariç) ve özel çorba
2. gün
İstediğiniz kadar sebze (baklagiller hariç) ve özel çorba
3. gün
İstediğiniz kadar sebze, meyve ve özel çorba
4. gün
5 tane muz, 4 bardak süt ve özel çorba
5. gün
300 gr. kırmızı et, 6 tane domates, özel çorba
6. gün
İstediğiniz kadar yağsız kırmızı et, özel çorba
7. gün
Esmer pirinç, istediğiniz kadar sebze, meyve suyu ve özel çorba


Mucize Lahana Çorbası
Malzemeler
6 büyük soğan
4 ya da 5 tane domates
2 kırmızı biber
1 büyük lahana
1 demet kereviz sapı
patlıcan, kabak, enginar, havuç, maydanoz vs.
az tuz
3 litre su
Hazırlanışı
Bütün sebzeleri ufak ufak doğradıktan sonra çorba olacak şekilde su ilave ederek düdüklü tencerede pişirin. Daha sonra dilerseniz blender'da ezerek krema kıvamına getirebilirsiniz.. Tamamen size kalmış. Verdiğim miktar bir ya da iki kişi için yeterli olacaktır. Çorbanın hazırlanması 10 dakikanızı alır. Pişirmesi ise en az bir buçuk saat. İçine istediğiniz baharatı atabilirsiniz. Kekik, karabiber, pul biber vs... Bu köylü çorbasını diyet yapmadığınız dönemlerde de rahatlıkla tüketebilirsiniz. Sindirimi son derece kolaylaştıran bir etkisi vardır.


I'M BACK! I'M BACK!YANİ EN SONUNDA İŞTE DÖNDÜM BURDAYIM!!!!

Evet sonunda aranıza döndüm.Uzun bir süre yok yazıldığım için üzgünüm.Bu arada Dali’ciğim beni yine sobelemiş.En kısa zamanda onla da ilgili yazacağım.Mesela yarın :-). Bu arada ablam ve çocukları , ben ve çocuklarım , hep beraber annemlerin Urla’daki evinde kaldık.Tabii diyet miyet hak getire!Herkes birbirini göre göre ne bulduysa yedi.Üstelik sırayla marifetlerimizi de gösterdik.Bir gün annem kek yaptı, bir gün ablam börek. Ben geri kalır mıyım hiç ? ben de tatlı yaptım tabii. Bu sürede ablamla birşeyi farkettik.Bizim ailedeki erkekler hep zayıf , bayanlar hep kilolu. Mesela ilk olarak babamı ele alalım. Babam güne nescafe ve yanında mutlaka tatlı birşeylerle başlar. Biz de uyanıksak ona eşlik ederiz. Sonra mükellef bir kahvaltı yapar. Kahvaltıda meyvası, cevizi, balı-reçeli eksik olmaz. Dilim dilim de tost yer. Sonra kahvaltıdan bir saat kadar sonra Türk kahvesi içer. Arada yemek yemez. Sadece çok acıkırsa meyva yer. Akşam yemeğini 5 gibi yer. Sonra yine çay ve daha sonra kuruyemiş ve çay faslı. Ama çok hareketlidir babam. Gençliğinden beri spor yapar hep. Kışın bile yüzer. Hem de hiç üşümez. Şimdiye kadar kilosunun üstüne bir gram bile fazla almamıştır. Bizim almamızdan da hiç hoşlanmaz. İkinci sırada abim var. O da zayıftır. Ama o da spor yapar. Sonra oğlum ve yeğenim var sırada. Onlar da çok çok zayıf. Üstelik yeğenim yemek yemeği pek sevmez ama sürekli cips, çikolata gibi abur cuburlar yer. Çayına 3-4 şeker birden atar. Oğlum ise annesi gibi tam bir tatlı düşkünü. Hiçbir tatlı bulamazsa kesme şeker yer. Şimdi de sıra bayanlara geldi. Önce annemden başlayaım. Annem gençken çok çok zayıfmış. Beli sadece 51 cm.miş. Babam ona kıyafet alırken çocuk mu bu diye sorarlarmış bel ölçüsünü söyleyince. 3 çocuktan sonra babannemle birlikte sürekli yemek tarifleri denedikleri için çok kilo almış. Sonra ben ortaokula yeni başladığım sıralarda annem barsak enfeksiyonu geçirdi ve 51 kiloya düştü. Uzun süre bu kiloda kaldı. Sonra biz üniversiteye gidince can sıkıntısından sürekli yiyerek iyice kilo aldı. Kendisi 1,64 boyunda. Kilosunu ise hiç sormayın. Ablam üniversiteye gittiği ilk yıl dışında çok da fazla kilo almadı. O yıl kendisini zor tanımıştık. Doğumda aldığı kiloları da çocuklarının çok hareketli olması nedeniyle hemen verdi. Şimdi balık eti kıvamında. Aslında benden fazla yiyor ama sanırım çok daha hareketli. Kendisi yengeç burcu. Beni zaten biliyorsunuz. Sonra büyük yeğenim Peri var sırada. O da çok fazla kilolu sayılmaz ama bizleri gördükçe bir takıntı olarak sürekli diyet yapıyor. Orda kaldığımız müddetçe “teyze, lahana çorbası diyeti yapalım” diye tutturdu. Beni ikna edebilmek içinse “sınırsız meyva yiyebiliriz bak bu rejimde “ deyip durdu. En son olarak kızım Nur Aleyna’ya sıra geldi. O da annesinin yolunda ilerliyor desem olmaz. Çünkü ben onun yaşındayken çok zayıf ve çok iştahsızdım. Kızım yemek yemeyi sevmiyor ama abur cubura bayılıyor. 8 aylık ve 2650 gr doğduğu (boyu 52 cm.di) için de ilk zamanlar kilo alması için oldukça uğraşmıştık. Şimdi de doktor sınırda olduğunu ama boyunun da çok uzun olduğu için şimdilik bir problem teşkil etmeyeceğini söylüyor.
Neyse bizim aileyi de az çok tanıtmış oldum sizlere -damatlar dışında. Ben bugün yine eski diyetime döndüm. Yani kalori hesabı. Ama şu lahana diyetini de çok merak etmeye başladım. Aranızda deneyip de iyi sonuç alan arkadaşlar varsa lütfen bana da anlatın.
Hepinize sağlıklı günler...

Çarşamba, Şubat 01, 2006

DİYET YAPARKEN BUNLARI YAPMAYIN!

Diyet yaparken bunlar yapmayın:

  1. Kendinizi hazır hissetmeden diyete başlamayın. Çünkü kısa süreli uygulanan diyetler metabolizma hızının yavaşlamasına, diyet bırakıldığı anda hızlıca kilo alımına sebep olur. Tavsiyem fiziksel olduğu kadar, psikolojik olarak da kendinizi diyet yapmaya hazırlayın.

  2. Diyetiniz 1.000 kalorinin altında olmamalı. Bilinenin aksine şok diyetler yarardan çok zarar verir. Bu nedenle 1.000 kalorinin altında olan diyetleri diyetisyeniniz önermediği sürece yapmayın.

  3. Uzun süre aç kalmayın. Diyetisyenler tarafından önerilen diyetleri incelediğinizde, diyetlerin çoğunlukla 3 ana ve 3 ara, toplam 6 öğünden oluştuğunu görürsünüz. Bunun nedeni, uzun süreli açlıkta bazal metabolizma hızının yavaşlaması ve bunun kilo vermeyi zorlaştırmasıdır.

  4. Aç karnına içilen sirke, limon veya kekik suyu zayıflamaya veya yağ yakmaya yardımcı olmaz. Bu içecekler diyet ile oluşan kabızlığı önler.

  5. Diyet yaparken sevmediğiniz yemekleri yemek için kendinizi zorlamayın. Diyet yaparken amacınız, beslenme hatalarınızı düzeltmek olsun. Fazla kilonuzu vermek için uygulayacağınız diyetin içeriği günlük beslenme alışkanlıklarınıza uygun olmalıdır. Örneğin, yağsız süt ve peyniri hiç sevmiyorsanız, diyetinizde var diye kendinizi bu besinleri tüketmeye zorlamayın veya diyet yapıyorum diye bitkilerin sapını haşlayıp suyunu içmeyin. Diyetiniz hatalı olan beslenme alışkanlıklarınızı düzeltme yönünde ve hayatınız boyunca devam ettireceğiniz bir modelde olmalı.

  6. Diyet yaparken yoğun spor yapmayın. Diyet ve yoğun sporu bir arada yaptığınız zaman vücudunuzdaki yağı doğrudan kasa çevirirsiniz. Tavsiyem, günde yarım saat tempolu yürüyüş veya bir egzersiz uzmanınca belirlenen kalp ritminize uygun bir sporu yapmanız olacaktır.

  7. Akşam yemeğinde protein ağırlıklı beslenmenizi önermiyorum. Sizin de bildiğiniz gibi vücutta ilk önce karbonhidratlar, daha sonra yağlar ve proteinler yakılır. Bu nedenle özellikle kırmızı et gibi protein ağırlıklı yiyecekleri öğlen, sebze yemeklerini ise akşam tüketmeye gayret edin. Son olarak, yemek yeme saatinizin, yatma saatinizden en geç 4-5 saat önce olmasına özen gösterin.